Kalp ve damar hastalıkları dünyada ve bizim ülkemiz Türkiye’de de ilk sıradaki ölüm sebebi. Yani, farkındalık yaratmak ve önlemeye çalışmak çok önemli.
Babası iki sene önce kalp krizi geçirip, deyim yerindeyse öbür dünyaya gidip geri gelmiş birinin kızı olarak bu konu beni daha da ilgilendiriyor. Çünkü sebeplerini ve sonrasındaki tedavi yöntemlerini biliyorum. Hem sağlıklı beslenilmesi hem de özellikle yürüyüşlerle hareket edilmesi gerektiğini de çok iyi biliyorum.
Ancak toplumdaki genel “sağlıklı beslenmek lezzetsiz, tatsız tuzsuz şeyler yemek demek” kanısının acilen değişmesini ben de istiyorum; bu konu üzerinde çalışıyorum; elimden geldiğince de tersini vurguluyorum.
Kısıtlı beslenmeden, zayıflamak amaçlı ‘diyet’ yapmadan da çok çeşitli ve lezzetli yemekler yiyip çok daha dengeli bir yaşam kalitesine geçebilirsiniz.
Masa başında vakit geçirenler, bilgisayara gömülenler, hareket etmeyenler veya fazla yoğunluktan yetersiz ve yanlış beslenen herkese sesleniyorum. Sağlıklı yaşamaya karar verip, yaşamınızdaki küçük değişikliklerle yeni alışkanlıklar kazanıp hayat kalitenizi artırabilirsiniz.
Bu farkındalığı yaratmak isteyen, Türk halkının kalp-damar sağlığını korumayı amaçlayan Türk Kardiyoloji Derneği (TKD) güzel bir projeye imza attı. Dernek, ilaç firması Novartis’in işbirliğinde hazırladığı ‘Kalp Dostu Yemek Tarifleri’ kitabı çıkardı. TKD üyelerinin bilimsel katkı yaptığı kitabı yemek blogu yazarı Nilgün Bodur ve diyetisyen Prof. Dr. Murat Baş yayına hazırladı.
Sağlıklı yaşam tarzı değişiklikleri ve kalp dostu beslenme ile kalp ve damar hastalıklarını engellemenin veya geciktirmenin birçok kişi için mümkün olduğu gerçeğinden yola çıkarak hazırlanan kitap, tüm Türkiye’de kardiyologlar tarafından ücretsiz dağıtılacak. Kitaba ayrıca www.kalbinidinlesen.com adresinden herkes ücretsiz ulaşılabilecek.
AMAÇ SAĞLIKLI BESLENMEK
Ben de bu faydalı projenin lansmanındaydım; MSA’da mutfağa girip sağlıklı yemekler yaptık. Açılışta konuşan TKD Başkanı Prof. Dr. Mahmut Şahin’in, “Ne tür bir beslenmenin sağlıklı olduğu konusunda toplumda büyük bir bilgi kirliliği var. Beslenmeyle ilgili önerilerin çoğu zayıflamaya yönelik diyet tariflerini içeriyor. Amaç sadece zayıflamak değil, sağlıklı beslenme alışkanlığı kazanmak olmalı” vurgusunu sürekli kafa hareketlerimle onayladım.
Hepimiz için hedef, sağlıklı yaşam olmalı. Mucize tek başına bir ürün yok. İhtiyacımız kadar beslenip kilo almadan kalp dostu besinleri tüketmeliyiz.
Sağlıklı beslenmek ve hareket etmek, benim de içinde olup sunuculuğunu yaptığım Sağlık Bakanlığı’nın ‘Hareket Her Yerde’ kampanyasının ana mesajıydı. Teknik spor yapmasak bile en azından her gün hareket etmeli, yürüyüşler yapmalıyız. Ve tabii bedenimizin fitlik ve sağlık seviyesini en belirleyen faktör olan sağlıklı beslenmeden ödün vermemeliyiz.
AKDENİZ DİYETİ
Üstelik Akdeniz çanağındaki şanslı ülkemizin mutfağındaki sağlıklı besinlerden, zeytinyağlı yiyeceklerden, sebze ve meyvelerden faydalanmalıyız.
Kitapta da kalp dostu beslenmede temel noktalar kilo almayacak şekilde kalori tüketilmesi, porsiyonları büyük tutmamak, çeşitlilik açısından zengin ancak miktar açısından fakir beslenme; işlenmiş gıdalardan, tuz, şeker ve şekerli içeceklerden uzak durmak olarak sıralanıyor.
Bu basit önerileri beslenme alışkanlığı haline getirmek, tabii ki sigara kullanmamak ve hareketli bir yaşam tarzı kazanmak kalp sağlığını korur.
Son olarak; bu sağlıklı yaşam önerilerini uygulamak için kalp hastası olmayı da beklemeyin. Bize emanet bu bedenlere hepimiz iyi bakalım…
*
Ece Vahapoğlu Twitter hesabına ulaşmak için lütfen tıklayın
Ece Vahapoğlu Facebook hesabına ulaşmak için lütfen tıklayın
Ece Vahapoğlu LinkedIn hesabına ulaşmak için lütfen tıklayın
