Kızmayın bana … Ama sanki sevgililer günüyle birlikte “aşk”ın yüceliğinden uzaklaştık…
Tanımladığımız, kalıplara soktuğumuz her şey gibi sevgi, aşk ve sevgililik de 14 Şubat ile birlikte kırmızı kalpler ticaretinde yerini aldı.
Ciddi bir ikilemdeyim; Farkındalığı yüksek olmak mı iyi yoksa tam tersi mi?
Hız Çağındayız… İstemek, sahip olmak ve tüketmek arasındaki süreçler o kadar kısa ki. Her şey hızla tükeniyor…
Bütün renkler aynı hızla kirleniyordu,
Birinciliği beyaza verdiler. Özdemir Asaf.
Tüketmek, insanoğlunun bu çağda en iyi yaptığı şey... Bilgiyi, Aşkı, Çevreyi, İnsanlığı ve duyguyu… Düşünsenize, medeniyetin var oluşundan 2003 yılına kadar yaklaşık 5 exabyte bilgi üretilmiş oysa ki biz bu byte’a sadece 2 günde ulaşır durumdayız. Her an bilgi yerini yeni bir bilgiye bırakıyor o kadar hızlı ki sahip olmak ile tüketmek arasındaki zaman “an”larla sınırlı gibi... Sahip olmak için yaşıyoruz ve sahip olmak için önce tanımlamamız ve onu ulaşılabilir kılmamız gerekiyor. Algımız düzeyinde bir kalıba soktuktan hemen sonra da tüketmiş oluyoruz. Bu karmaşa içinde AŞK bile nasibini aldı.
Aşk’ı tüketmediğimiz zamanlarda dair en iyi anlatan şiirler, hikayeler… Benim için AŞK’ın şiir’i Aragon’un Elsa’ya yazdıklarıdır. Belki de AŞK; ulaşılmazlıktır, imkansızlıktır. Çağımıza aykırı olan da budur…
Sana büyük bir sır söyleyeceğim
Korkuyorum senden
Korkuyorum yanın sıra gidenden pencerelere doğru akşamüzeri
El kol oynatışından söylenmeyen sözlerden
Korkuyorum hızlı ve yavaş zamandan
Korkuyorum senden.
Sana büyük bir sır söyleyeceğim
Kapat kapıları
Ölmek daha kolaydır sevmekten
Bundandır işte benim yaşamaya katlanmam
Sevgilim.
Aragon
Aşk’ı bulduğum en güzel filmler ise; aşk engel tanımaz mottosu ile Nothing Hill, English Patient, dilimize “Kasım’da Aşk Başkadır" olarak çevrilen ve yalnızların Kasım ayı tanımını değiştiren Sweet November..
Bildiğim bir şey var; aşk da parmak izimiz gibi her ilişkiye özel…
Tükenmeyen AŞK’lara …..
Yelda İpekli LinkedIn hesabına ulaşmak için lütfen tıklayın
Yelda İpekli Twitter hesabına ulaşmak için lütfen tıklayın
Yelda İpekli Facebook hesabına ulaşmak için lütfen tıklayın
Yelda İpekli Instagram hesabına ulaşmak için lütfen tıklayın
1967 yılında Ankara’da doğdu. İşletme eğitiminden sonra Londra Ekonomi Üniversitesi’nde (LSE) master ve doktora düzeyinde eğitimlere katıldı. ‘Kurumsallaşma-Kurumsal Kimlik/Kültür ve Algılama Yönetimi-Markalama’ konusunda iki tez hazırladı. Aldığı uzmanlık eğitimleri Stratejik Yönetim, Marka Yönetimi ve Müşteri İlişkileri Yönetimi’dir. Bu eğitimlerle bir organizasyonun kurumsallaşması sürecinden, markalaşma ve pazarlama taktiklerinin stratejik olarak geliştirilmesine ve satış faaliyetlerinin yönetimine kadar geniş bir perspektife sahip oldu.
Hilton Hotel int. Londra ofisi, Conrad İstanbul, Sabancı Holding Otomotiv Grubu, Vestel beyaz Eşya, Altınyıldız/Network-Fabrika ve Beymen de Pazarlama ve Marka Yönetimi konularında üst düzey sorumluluklar aldı.
Yelda İpekli; 1999 yılında profesyonel hayattan ayrılarak stratejik pazarlama ve proje yönetimi konularında danışmanlık veren şirketini kurdu. Ağırlıklı olarak yabancı markaların Türkiye konumlandırmalarını yaptı. İşgeliştirme ve Marka Yönetimi konularında Türkiye dışında da bir çok ülkede Marka’ya hizmet etti. CRM instutuite of Turkey bünyesinde “müşteri ilişkileri yönetimi konusunda eğitimler verdi, uluslararası katılımcılarla konferanslar düzenledi.
'Sektör bilgisi üç ay içersinde öğrenilir ancak tüketici bilgisi, beklentileri okuyabilmek ve stratejik olarak kurgulayabilmek pazarlamanın temelidir’ öğretisi ile iş hayatını yönlendirdi. Türkiye’nin yükselen sektörlerinde uzmanlığı ile ilgili kritik pozisyonlarda bulundu.
Çalışmalarını hep ‘Müşteri odaklı’ temeller üzerinde kurgulayarak projelerini başarıya ulaştırdı. “Network Marketing” ve “One to One Marketing” konularında birçok projeyi yönetti.
2005 yılında kendi hayal projesi olan web tabanlı ‘After 9’ adlı projesini hayata geçirdi. Kuruluşundan altı ay sonra ‘After 9’, ‘Avrupa’nın En Cin İş Fikri ’ ödülünü aldı.
Bu ödülden üç ay sonra projesini Hollandalı bir yatırımcıya sattı. Ödül konuşmasında bu proje ile ilgili şunları söyledi. “Web pazarlama, çağımızın en önemli araçlarından biri. Basit fikirlerden yola çıkan fakat tüketiciyle ‘birebir ilişki’ kurmayı sağlayan projeler, diğerlerinden ayrışacak ve karlı olacak. ‘After 9’ benim; altı ayda bir markanın nasıl yaratılacağını ve ne kadar büyük ve karlı bir marka olabileceğini göstermek için yarattığım bir projeydi.”
Avrupanın ilk otomobil alışveriş Merkezi Autopia ve Kültür Turizm Bakanlığı Müzeler Modernizasyonu projeleri son yılın en önemli projeleriydi.
Yelda İpekli’nin mesleki uzmanlığı, stratejik pazarlama kapsamında; proje (iş) geliştirme, müşteri ilişkileri yönetimi, pazarlama, kurumsal iletişim ve marka yönetimi olarak özetlenebilir. Turizm, otomotiv, tekstil-mağazacılık, sanat ve inşaat gibi farklı ve yükselen sektörlerde yoğun deneyim kazanmıştır. Özellikle web marketing ve bire bir pazarlama yöntemleri konusunda çalışmaları yoğunlaşmıştır. Lüks tüketim ve satın alma davranışı konusunda uzmanlaşmıştır. Tüketici odaklı çalıştığı için sektörden çok hizmet verdiği ürün/şirket'in ulaşması gerektiği hedef kitle üzerinde çalışmaktadır.
Yasal Uyarı: halklailiskiler.com sitesinde yayınlanan yazılı ve görsel içeriğin tüm hakları halklailiskiler.com'a aittir. Kaynak gösterilse dahi herhangi bir içeriğin tamamı izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alınan içeriğin bir bölümü halklailiskiler.com’a link verilerek kullanılabilir.