Bengi.Vargul@tav.aero
Aynı anda onlarca ülkede üretim yapıp, daha fazla pazarda satış operasyonu bulunan, on binlerce çalışana sahip devasa bir organizasyon varoluşunu tehdit eden bir krizle karşılaştığında, hızlı, şeffaf ve sürekliliği olan bir iletişim için gerekli donanıma sahip olmak büyük önem kazanır.
Küreselleşen dünyada iş modelleri giderek karmaşıklaşıyor. Risk yönetimini doğru yapamayan kurumlar kriz yönetimi yapmak zorunda kalıyor.
Çok sayıda insanın hayatını etkileyen krizlerle hiç karşılamak istemiyoruz ama dönülmez noktaya geldiğimizde, iletişim krizden en az hasarla çıkmak için bize yardımcı olabilir.
Böyle zamanlarda dış paydaşlarla iletişim öncelikli gibi görünür ama bir o kadar önemli olansa çalışanlarınızı yanınızda tutmaktır.
Birincisi, çalışanlarınız iyi zamanlarda olduğu kadar, zor zamanlarda da en kuvvetli marka elçilerinizdir.
İkincisi, her kriz beraberinde değişim zorunluluğunu getirir. Artık işler eskisi gibi sürdürülemeyecek noktaya gelmiştir. Değişim yönetiminiyse en iyi –hatta ancak- çalışanlarınızı katarak gerçekleştirebilirsiniz.
Değişimi yönetmek üzerine çalışmış olan yazar William Bridges, yeni bir başlangıç için önce eski rutinle vedalaşmak gerektiğini –ve insanların alışkanlıklarına veda etmekten hoşlanmadığını- hatırlatır.
O yüzden değişim başladığında çalışanların neleri geride bırakacağını ve bunlara nasıl tepki vereceğini öngörmeniz, cevaplarınızı hazırlamanız gerekir.
Neden değişim gerektiğini şeffaf bir şekilde anlatmanız ve bunu sahiplenmelerini sağlamanız gerekecektir.
Süreç içinde sürekli iletişimde kalarak nerelerde zorlanıldığını, nelerin doğru gittiğini görmeniz; kazanımları paylaşarak ortaklaştırmanız beklenir.
Krizin nedeni neyse, çözümü de oradan çıkacaktır ama bunu çalışanlarınız olmadan yapamayacağınızı hiçbir zaman unutmamalıyız.
Bengi Vargül Twitter hesabına ulaşmak için lütfen tıklayın
Bengi Vargül LinkedIn hesabına ulaşmak için lütfen tıklayın
