Emine Pura’yı tanıyalım, doğrudan pazarlamanın as oyuncularından bir tanesi…
EP: 1975 senesinde İstanbul’da doğdum Saint Benoit Fransız Lisesini bitirdikten sonra Koç Üniversitesi ekonomi bölümüne girdim. Ekonomiyi çok severek ve isteyerek okudum ama hiç finans sektöründe çalışmak istemedim. Hep satış ve pazarlama vardı aklımda. Mezun olduktan sonra Coca Cola Şişeleme Grubu'nda çalışmaya başladım. Pazar araştırması bölümünde yaklaşık 3600 tane noktayı tek tek ziyaret edip denetleme yaptığımız bir ekip vardı. Daha sonra da ticari pazarlama uzmanı olarak görevimde değişiklik oldu. Aslında işin ilginç yanı şu an yaptığım işi, masanın diğer tarafında oturarak yapmaya başladım. Daha sonra Danone, o zaman DanoneSA idi, süt ve süt ürünleri grubuna geçtim. Orada da Key Accounts Manager görevini yaptım. Sonra da kariyerimde aslında daha farklı bir şeyler yapmaya karar verdim. O günden bugüne de doğrudan pazarlamadayım.
Emine Pura; "DPİD Türkiye'deki doğrudan pazarlama sektörünü temsil eden tek örgüt"
DPİD (Doğrudan Pazarlama İletişimcileri Derneği) Başkanlığınız var.Ne yapar DPİD? Uzun zaman olmadı kurulması değil mi, 4 – 5 yıl ?
EP: 2005’te aslında kuruldu. Ondan önce 1 sene de platform şeklinde üyelerin bir araya geldiği bir dönem vardı. DPİD aslında dünyadaki diğer örneklerinden farklı olarak, birden fazla disiplini bünyesinde bulunduruyor ve Türkiye’deki doğrudan pazarlama sektörünü temsil eden şuan tek kuruluş. Burada aslında kuruluş amaçlarından bir tanesi, hem bu sektörün gelişimini sağlamak hem de haksız rekabetin biraz daha düzene girmesini sağlamak. DPİD üyelerinin sektör ile ilgili gelişimleri takip etmelerini sağlarken kendi içlerinde iletişim içerisinde olarak pazarın gelişmesini sağlayan bir kurum, dernek.
Emine Pura; "Sektörün hem gençlere iş, özellikle de kadınların işgücüne katılımı anlamında önemli, özel bir durumu var"
Peki, sektöre standartlar gelecek mi? Hangi standartlar var sektördeki uyulması gereken?
EP: Aslında disiplinlere baktığımız zaman, biz disiplinlerin kendi dinamiklerine göre farklı çalışmalar yürütüyoruz. Bir tanesi, satış noktasında ve sahada pazarlama dediğimiz ki ağırlıklı istihdam sağlayan şirketlerin hizmet alanları bu. Özellikle part time ve ilk iş yeri olan, SSK’sının ilk başladığı insanları bünyesine alan ki, yaklaşık 2010 verilerine göre doğrudan pazarlama sektörü 60 bin kişiye istihdam saylıyor, bunun belli bir bölümü saha şirketlerinden geliyor. Dolayısı ile burada uygulanması gereken bazı etik denetimler var, bazı yasal süreçler ve istihdam ile ilgili düzenlemeler var. Bununla ilgili geçen dönem derneğimiz komite olarak bir çalışma başlattı. Burada etik ticaret anlamında bir denetim, daha sonra bir sertifika programı planlıyoruz. Dolayısı ile biraz daha reklam verenin de elmaları, armutları daha somut bir şekilde ayrıştırmasını hedefliyoruz.
Veri tabanı ve interaktife baktığınızda orada da şuan gündemde olan bir izinli pazarlama konusu var. Özellikle, aslında tüketicinin mahremiyetinin korunması, iletişim süreçleri ve tabi bunlar ile ilgili uygulamalar var. Biz de bu konuda komisyonlarda görüş beyan etmek üzere aktif olarak yer alıyoruz. Dolayısı ile burada da hem devletin planladığı bazı yapılanmalar, hem bizim sektör oyuncuları olarak görüşlerimize de yer verilerek bir düzenlemenin inşallah sağlıklı bir şekilde hayata geçeceğini umuyoruz.
Lobi faaliyetleri bütün sektörlerde olduğu gibi sizde de etkin. Peki, biraz önce ilk defa sigortalı olan kişiler ağırlıkta olduğunu belirttiniz. Yani çok genç grubun olduğu, herhalde % 80 ‘i de genç olarak nitelendirebilir miyiz?
EP: Aynen, çünkü baktığınızda etkinlik tarafında çalışan arkadaşlarımızda öyle saha da öyle. İnteraktif zaten çok genç bir sektör dolayısı ile orada çalışan arkadaşlarımızın da yaş ortalaması oldukça genç. Dolayısı ile hem ilk iş anlamında hem gençlere iş anlamında, özellikle de kadınların iş gücüne katılım anlamında da bu sektörün çok önemli özel bir durumu var aslında.
Emine Pura; "%22 - %25'lik büyüme ile yolumuza devam edeceğimizi düşünüyoruz"
Sektörün genel olarak büyümesi nasıl? Çok hızlı büyüyen bir sektör olduğunu düşünüyorum ben. Yıllık cirolarla ilgili bir şey söylemek ister misiniz? Veya yıllar bazda artışlar ile ilgili?
EP: Şöyle, 2010 senesi verilerine göre aslında bizim her sene yaptırdığımız sektör araştırmasında, kriz senesinde %22'lik büyüme ile 1.2 milyar $ ‘a ulaşmış sektörümüz. 2011 için de aslında öngördüğümüz rakam yaklaşık 1,5 milyar $. Onun da sonuçlarını önümüzdeki dönem tespit ediyor olacağız.
Kriz döneminde doğrudan pazarlamanın tercih edilmesinin birkaç tane sebebi var. Burada özellikle bütçelerde, pazarlama bütçelerinde, bazı kavisler tespit ettik. Önemli olan zaten nihai tüketiciye dokunmak oldu. Bu dönemde de doğrudan pazarlama markaların biraz göz bebeği haline geldi. %22’ler %25’ler de bir büyüme ile yolumuza devam edeceğimizi düşünüyoruz.
Yani, krizlerin de etkilemediği bir sektör aslında değil mi?
EP: Daha az etkilediği diyebiliriz.
Ama neticede büyümeyi %20, %25 ‘e çıkartabildiğinize göre hem sizin başarınız hem de yöneticilerin bu konudaki daha kararlı ve tutumlu davranışları değil mi?
