Günseli Ocakoğlu; “Bana göre, Türkiye markasından önce İstanbul markası üzerine çalışmak, dünya üzerinde bir duruş sergilemek üzere ve öne çıkmak üzere doğru bir adım olur”
İstanbul dediğimiz zaman İstanbul markası üzerine neler söylersiniz?
GO: Bu ara çok islim üstündeyim, dolayısıyla İstanbul üzerine çok şey söyleyebilirim. Tabi hepimizin sevdası. Nereli olursak olalım, Anadolu’nun neresinden olursak olalım İstanbul hepimizin sevdası. Doyduğumuz yer ve yaptığımız işlerle doyurduğumuz yer. Dolayısıyla İstanbul’un bana göre, Türkiye markasından önce İstanbul markası üzerine çalışmak, dünya üzerinde bir duruş sergilemek üzere ve öne çıkmak üzere doğru bir adım olur.
Uluslar arası mecrada ve sizin de bildiğiniz gibi pek çok uluslar arası reklam yarışmasının, festivalin Türkiye temsilciliğini yapıyorum, jüri üyeliğini yapıyorum ya da elçiliğini yapıyorum, İstanbul deyince akan sular duruyor. Bu beni çok mutlu ediyor. İstanbul için yapılacak çok şey var ama bizim kendi sektörümüz açısından baktığımız zaman İstanbul’u yaratıcı endüstrilerin cazibe merkezi yapmak belki onun markalaşmasında en önemli unsurlardan bir tanesi olacak. Bu konuda yapılacak çalışmaların içerisinde de yer almak ve desteklemek bizim görevimiz.
Günseli Ocakoğlu; “Hiç keşkem yok, bugün olsaydı gene gazeteci olurdum”
Biraz Günseli Ocakoğlu’na gelelim. Bugünkü mesleğinizden memnun musunuz? Gazeteci, iletişimci hepsi bir arada. Yeniden bu mesleği seçer miydiniz?
GO: Lise yıllığıma bakmak lazım. Bana iki tane meslek önermiş arkadaşlarım. Bir tanesi avukatlık bir tanesi gazetecilik. Galiba iyi konuşuyor olmamdan kaynaklanan bir gerekçeyle ve “Doğrucu Davut” olmamdan kaynaklanan gerekçelerle avukatlık düşünmüşler benim için ve bunun muadili olarak da gene söylemlerimden ötürü gazeteci olmamı istemişler. Hatırlarım henüz daha ortaokuldaydım, gazeteci olacağım demiştim ve bilinçli bir tercihti benim için. Bugün olsaydı gene gazeteci olurdum. Çünkü ben, hiç kimse yanlış anlamasın ama, sabah 9’da gelip akşam 6’da çıkacağım rutin bir işi yaparsam ya da her gün aynı işi yaparsam ya da her gün yeni bir şey öğrenmezsem herhalde bu kadar uzun yaşamazdım, bu saate kadar bile yaşamazdım diyebilirim. Sektörde adım hiperaktife çıkmış ama bu benim heyecanımdan ve merakımdan. Evet, gazeteci olurdum. Hiç keşkem yok. Burada da yok, başka alanda da yok. Gazeteci olurdum.
En gururla hatırlayacağınız ne var veya en olmasaydı diyeceğiniz?
GO: Hiç keşkem yok yani çok açık söylüyorum çünkü eğer yaptıysam onu sonuna kadar götürürüm. Mesleğimde şu anda yaptığım şeyi gerçekten doğru buluyorum ve bağımsız bir medyanın başında olmayı da çok anlamlı buluyorum. Yoksa bu kadar yüksek sesle, başkalarına söylemeyi cesaret edemediğim şeyleri söyleyemezdim. Okurlarımız, reklam verenlerimiz ve bize sponsorluk yapan herkes bize bu hakkı veriyor. Onlara buradan da teşekkür edeyim.
Bana göre benim yaptığım en değerli şey bağımsız bir medyanın başından olmak ve bu şirketin ayakta kalması için, bu sene 20. yılımızı kutluyoruz, 20 yıldır çaba gösteriyor olmam.
