Dosya Yükleniyor. Lütfen Bekleyiniz...



Facebook
Twitter
Başa Dön

Ceyda Aydede; "Sektörün en önemli sorunu yetişmiş eleman bulamamak."

17 Şubat 2012 , Cuma 10:32
Ceyda Aydede; "Sektörün en önemli sorunu yetişmiş eleman bulamamak."

Ceyda Aydede; "Yaptırımınız olmadan kuralları koymak çok arzu edilen bir çalışma yöntemi değil"

Meslek etiği burada nerede duruyor?

CA: Meslek etiği çok daha büyük önem kazanıyor, şimdi sosyal medya ile farklı bir boyuta girdik. Aynı şekilde aynı sektörden birkaç müşteri ile birlikte çalışmak, ihtisaslaşma dediğimiz zaman, tabi böyle bir zorunluluk geliyor, bütün bunlar dediğim gibi şeffaflık ve meslek etiği açısından daha da önem kazanıyor. Dünyada da tartışılan konular bunlar, neler yaşandığını görüyoruz. Özellikle finans sektöründe olanlar, bütün bunları bir arada değerlendirirsek, genel kabul görmüş standartların iletişimini yapıp, böyle standartlar olduğunu özümseyip uygulamak gerekiyor.

Yani iletişim yapılıyor ama kurallar zaten var uyulduğu sürece...

CA:  Kurallar var.  Bu işin Türkiye’de farklı boyutları var; çalışanlar açısından, müşteri açısından, toplum açısından, tüketici açısından çok farklı boyutları var. Tabi hepsini bir arada toparlamak gerekiyor buda işinizi zorlaştırıyor. Ama tabi yaptırımlar da çok önemli. Burada tabi bir ikilem var yaptırımınız olmadan kuralları koymak çok arzu edilen veya effektif bir çalışma yöntemi değil.

Tabi bir takım yaptırımlar var etik kurul vs. gibi ama denetim mekanizmaları kuruluyor. Birazda kaçınma var sektörde ve iş dünyasında etik kurula başvuru ile ilgili.

CA: Belki de yeteri kadar tanımıyoruz bilmiyoruz, belki farkında değiliz öyle demek lazım.

Ceyda Aydede; "Gayrimenkul sektöründe iletişim bir kaos içinde gidiyor"

Hangi sektörlerin şuanda en çok iletişime ihtiyacı var?

CA: Enerji sektörü, finans sektörünün çok farklı boyutları. Mesela bence en önemli konu İstanbul’un finans merkezi olması. Bu konuda bütün kurumlara, bütün kuruluşlara, bizlere büyük rol düşüyor. Onun için iletişime ihtiyacı olanlar finans sektörü, enerji sektörü, gayrimenkul sektörü demeye dilim varmıyor çünkü gayrimenkul sektöründe iletişim bir kaos içinde gidiyor. Gayrimenkul sektöründe bizim de müşterilerimiz var, bu sene değil ama geçen yıllarda her hafta bir gayrimenkul kurumundan birlikte çalışma teklifi isteniyordu. Şu anda sektörden müşterilerimiz var ama iletişim tarzları bir kaos. Yani orada herhalde bir şeffaflık ve etik kuralların daha fazla algılanması gerekiyor diye düşünüyorum.

Biraz daha profesyonelleşme herhalde değil mi?

CA: İletişimde kaos bu sene iç içe girmiş durumda reklamla, onun için orada halkla ilişkiler, iletişim, reklam, pazarlama, satış bütün bunların tam olarak ayrışması gerek diye düşünüyorum. Tabi ki sağlık sektörü de var, bu sektör dünyada da çok önemsenen çok büyük bir pazar. Burada da ihtisaslaşmanın gerektiğine inanıyorum. Şu anda benim söyleyeceklerim finans, sağlık ve enerji.

Buradan İstanbul’un marka olmasına geçelim, finans merkezinden dolayı İstanbul’un da faklı yönetilmesi gerekiyor değil mi?

CA: Marka olarak evet. Bu konu ile ilgili 2003-2004 yılında TOBB’un da girişimi ile TÜSİAD’ın önderliğinde bir çalışma yapıldı, fakat o çalışma çok güzel bir akademik çalışmadan öteye gidemedi. Yine aynı şeyleri söylüyoruz,  belki daha da söyleyeceğiz ama şu anda çok iyi bir fırsat yakalamış durumda İstanbul, herkesin gözü üzerinde bu ortamda bir şeyler yapmak gerekiyor diye düşünüyorum. Belki 5 - 10 sene önce bu kadar olmayabilirdi, ama bugünün ortamında ufacık bir eforla geri dönüş alınabilir  İstanbul’un marka olabilmesi ve farklı konumlanması için.

Yasal Uyarı: halklailiskiler.com sitesinde yayınlanan yazılı ve görsel içeriğin tüm hakları halklailiskiler.com'a aittir. Kaynak gösterilse dahi herhangi bir içeriğin tamamı izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alınan içeriğin bir bölümü halklailiskiler.com’a link verilerek kullanılabilir.
Medya
GALERİ
VİDEO İZLE
Yorum Yazın