Dosya Yükleniyor. Lütfen Bekleyiniz...



Facebook
Twitter
Başa Dön

Ahmet Pura; "Bir yönetici, reklam ve halkla ilişkiler çalışmalarından güven bekler"

11 Mart 2013 , Pazartesi 15:03
Ahmet Pura; "Bir yönetici, reklam ve halkla ilişkiler çalışmalarından güven bekler"

Aslında bizim de çok sık karşılaştığımız reklamveren tarafında satın alma departmanlarının halkla ilişkiler çalışmalarını bir satın alma gibi görmesi, bir bardak alır gibi bir malzeme alır gibi olması. Çünkü oradaki arkadaşları bizim kendi hizmetimiz ile ilgili bilgilendirme zorunluluğumuz çıkıyor ve bunu onlar rakamlarla ifade etmeye alışkın oldukları için de çok zor oluyor.

AP: Burada çok enteresan bir anekdot var yine onu da anlatayım. Bunu Reklamverenler Derneği'nin en son genel kurulunda anlattım. Arkadaşlarıma genel kurulda dedim ki, "Odaya bakıyorum, çoğunuzun ağabeyi sayılırım, bazı konularda sizin de yakından takip etmeniz gereken olumsuzluklar var sektörümüzde. Bir tanesi; ajansları konkura davet ediyorsunuz, ama konkurun sonuçlarını aktarmıyorsunuz kaybedenlere. Bu adaba uygun bir davranış değil, lütfen dikkat ediniz. İkincisi; bu satın alma süreçleri, süreçleri yönetenlerle ilgili sorunlara çok vakıf değilsiniz." Çünkü Reklamverenler Derneği'ndeki yönetim kurulundaki arkadaşlarımın hepsi en yüksek konumda şirketlerini temsil eden çok değerli kişiler. Bu söylediklerimin çoğundan onların haberi olmuyor günlük iş yaşamındaki savaşın içerisinde.

Çok önemli dünya şirketlerinden birinin Türkiye'deki çok önemli temsilcilerinin olduğu bir şirkette rekabet hukukçusu aranıyor. Rekabet hukukçusu ile ilgili üç dört aday bulunuyor. Satın alma departmanından bir genç bu hukukçumuzu görüşmeye davet ediyor. Hukukçumuz da bilinen saygı değer hukukçulardan bir tanesi. Genç arkadaşımız oturur oturmaz; "Ben çok süratli girerim konuya, teklifinizi ne kadar düşüreceksiniz?" diyor, saygı değer beyefendi de; "Sen o teklifi geri ver, ben de çok süratli hareket ederim, sizle çalışmayacağım" diyor.

Arkadaşlarıma dedim ki; "Siz belki o günkü önemli bir davanızı kaybediyorsunuz. Yarınlarla ilgili uzun vadeli ilişkilerinizde çok değerli bir hukukçuyu kaybediyorsunuz". Ne o? Pazarlık yapıyoruz. Pazarlık meselesi, reklamvereni de reklam alanı da yormaya başladı. Bunun sorumluları kimler? Hep bu zincirin içinde görev alan herkes. Çünkü bu çılgın savaş dünyasının içinde herkes birbirinin önüne geçsin, birbirinin ayağına bassın diye hemen hemen her şeyi paranın en ufak değerlerine dönüştürmeye çalışıyor.

Ben dönüp dolaşıp konuyu dijitale getiriyorum, dijital çılgın büyüme içerisinde ama dijitalde iki tane olumsuzluk var. Bir tanesi kâr marjları sıfıra yakın, ama büyüyor. İkincisi denetimsizlik. Şimdilerde kâr marjları sıfıra yakın ama büyüyor, yarınlarda sektörü geriye dönüşe yönlendirecek, büyük olumsuzluk. Bunların hepsini bugünlerde iş hayatında görev alan yetkililerin izliyor, önlemleri alıyor olması lazım ki, yarınlarda daha rahat bir iş yaşamı olsun.

Aslında satın almaya konular aktarılırken, bu bir furya halinde yapıldı bir dönem, sanki kuruluşlarda daha bir disiplin oluşturulacak, yönetim kolaylaşacak diye düşünüldü, ama bazı noktalarda hizmet veya daha önemli kararları çok da herhalde satın almadaki arkadaşları ya da çok iyi yetiştirilebilmek lazım ki doğru kararı verebilsinler.

AP: Satın almadaki arkadaşlarımız bütün konularla ilgili satın alma yapıyorlarsa ihtisaslaşma yoksa, ki çok zor tabi o departmanların çok yoğun elemanla yönetilmemesi lazım, o zaman sorunları yaşama olasılığı çok yüksek oluyor.

Sizin yöneticiliğiniz de olduğu için özellikle sormak istiyorum, bir yönetici reklam çalışmasından veya halkla ilişkiler çalışmasından ne bekler?

AP: Güven bekler. Birebir bir halkla ilişkiler reklamveren ilişkisi için konuşacaksak, reklamveren o projesi ile ilgili düşündüklerini söyleyip, arkasını dönüp gidiyor ve sonuçları bekliyor olması lazım.

İki üç tane önemli davranışsal olumsuzluk var burada. Bir, reklamveren her şeyi biliyorum diyorsa, o zaman halkla ilişkiler şirketine ve oradaki halkla ilişkiler uzmanına ne gerek var, şirket kendi içinde yapsın uygulamayı. İkincisi, ben 1988 yılında bir reklam ajansında çalışmak için kendilerini davet etmiştim, çok net bir şey söyledim; "Ben sizi niye davet ettim siz bu konuda uzmansınız, biz bu konuda uzman değiliz. Onun için biz size teslim olmak ve güvenmek durumundayız". O dönemde yaptıkları reklam filmi ile Amerika'da iki tane ödül aldılar.

Bu sektörler niye var? İhtiyaç olduğu için var. Ama o sektörlerdeki ihtiyacı bir reklamveren olarak güven duygusu içinde alabilmek gerekir. Bir halkla ilişkiler ajansının başkanı reklamverene gittiği zaman, reklamverenden onu yönlendirmesini izliyorsa, o tavrı görüyorsa yapabileceği bir şey yok ama ticari ilişkiler içerisinde sözleşme imzalıyor olabilir. Ama iş o zaman kötüye gidiyor. Çünkü o ilişki, karşı tarafa güven, onun bilgisine güven şeklinde sağlandığı takdirde zaten verim kendiliğinden çıkacak. Onun için ben halkla ilişkiler veya reklam ajansları konusunda reklamverenin önce güven duymasını, işine inanmasını, kişilere de kimliklere de inanmasını sistemde verimli kılacağını düşünüyorum. Ama hemen hemen hiç yok bu.

İnşallah olacak.

Ahmet Pura; "Yaratıcılıkla değişimin kol kola yürümesi en doğru yöntem"

Bir yönetici bakış açısıyla, yaratıcılık konusunda ne dersiniz? İletişim anlamında reklamcılık, dijitalde tabi çok farklı bir yaratıcılık söz konusu ama şu anki ana reklamcılık sektörü ile ilgili ne dersiniz?

AP: Ben yaratıcılıkla değişimin kol kola yürümesinin en doğru yöntem olduğunu düşünüyorum. Sırf yaratıcılık dediğiniz zaman bazen buhar gibi havada uçup gidebiliyor yaratıcılık. Değişim dediğiniz zaman, değişimi sağlamaya çalışırken, gerekli araçları kullanmazsanız, onun da olumlu sonucunun olmayacağını düşünüyorum. Bugünün dünyasında her yöneticinin, her işverenin, her iş yapan kişinin yaratıcılıkla değişimi aynı anda kullandığı takdirde çok başarılı olacağını düşünüyorum.

Özellikle reklam dünyasında, siz oradan alıntı yaparak söylediniz muhakkak ki, yaratıcılık çok önemli bir artı değer. Ama ben şu an sadece yaratıcılığın yeterli olduğunu düşünmüyorum.

Yasal Uyarı: halklailiskiler.com sitesinde yayınlanan yazılı ve görsel içeriğin tüm hakları halklailiskiler.com'a aittir. Kaynak gösterilse dahi herhangi bir içeriğin tamamı izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alınan içeriğin bir bölümü halklailiskiler.com’a link verilerek kullanılabilir.
Medya
GALERİ
VİDEO İZLE
Yorum Yazın