Özyeğin Üniversitesinde Tarımın ve Gıdanın
Geleceği Konuşuldu
FAO Talks panel serisinin ilki Özyeğin Üniversitesi Sürdürülebilirlik Platformu ev sahipliğinde gerçekleşti. Özyeğin Üniversitesi öğrencilerini ve alanında uzman isimleri buluşturan etkinlik, gençleri sürdürülebilir tarım, gıda güvenliği, iklim değişikliği ve biyolojik çeşitlilik konularında düşünmeye davet etti.
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) ve Migros iş birliğiyle düzenlenen FAO Talks (FAO Konuşmaları) panel serisinin ilk durağı, Özyeğin Üniversitesi Sürdürülebilirlik Platformu ev sahipliğinde gerçekleşti. FAO’nun 80. yılı vesilesi ve Dünya Gıda Günü çerçevesinde, “Daha iyi bir yaşam ve daha iyi bir gelecek için el ele” temasıyla düzenlenen etkinlik; tarımsal ve kültürel mirasın korunması, iklim değişikliğiyle mücadele, gıda güvenliği, dijital dönüşüm, kadın üreticilerin güçlenmesi ve sürdürülebilir gastronomi gibi konular etrafında gençlerle uzmanları buluşturdu. “365 Gün Eylem” kampanyasıyla paralel yürütülen panel; tarımsal üretimden sofraya uzanan gıda sistemlerinde iş birliğinin önemini, gençlerin değişim gücünü ve kültürel mirasın sürdürülebilir gelecek için taşıdığı değeri ön plana çıkardı. FAO Talks serisinin ilk buluşması, gençlerin yerel değerleri koruyarak küresel çözümlere katkı sunabilecekleri mesajını vurguladı.
“Gençler Sürdürülebilir Geleceğin En Güçlü Aktörleri”
Program, Özyeğin Üniversitesi Araştırma, İnovasyon ve Etkiden Sorumlu Rektör Yardımcısı Prof. Dr. M. İrşadi Aksun’un açış konuşmasıyla başladı. FAO ile yürütülen iş birliğinin önemine dikkat çeken Prof. Dr. Aksun, “FAO tarafından yürütülen FAO Talks panel serisinin bir ayağına ev sahipliği yapmaktan büyük bir gurur duyuyoruz. Bu panel serisi ile gençlerin sürdürülebilir tarım, gıda güvenliği, iklim değişikliği ve biyolojik çeşitlilik gibi konularda bilinçlenmesini ve sürece aktif katılımını hedefliyoruz. Öğrencilerimizin bu vizyonun en güçlü aktörleri olacağına içtenlikle inanıyoruz” dedi.
“El Ele Verdiğimizde Daha Güçlü İşler Başarabiliriz”
Panelin moderatörlüğünü Sürdürülebilir Yaşam Elçisi ve FAO Gıda Şampiyonu Dilara Koçak üstlendi. Gıdanın yalnızca beslenme değil, sosyal adaletin ve kalkınmanın da temeli olduğunu vurgulayan Koçak, “Ben bir beslenme uzmanıyım ama gıda israfı, iklim krizi, toplumsal cinsiyet eşitliği gibi farklı alanlarda çalışıyorum. Çünkü hepsi yaşamın aynı hikâyesinin farklı sayfaları. Bugün burada gönüllülükle yapılan işlerin görünür olması çok değerli. Açlığın olduğu yerde ne eğitim oluyor ne kalkınma ne adalet. Hiçbir şey olmuyor” ifadeleriyle gençlere güçlü bir toplumsal çağrıda bulundu.
“İsrafın Önlenmesi, Açlığa Son Vermenin İlk Adımı”
FAO Türkiye Temsilci Yardımcısı Dr. Ayşegül Selışık, konuşmasında küresel gıda güvenliği verilerini paylaşarak bireysel sorumlulukların önemine dikkat çekti: “Son açıkladığımız rapora göre, dünyada 733 milyon insan açlıkla mücadele ediyor; 2,8 milyardan fazla insan yeterli kaliteli besine ulaşamıyor. Üretilen gıdanın üçte biri israf ediliyor. Eğer bu israfın sadece yüzde 25’ini önleyebilsek, açlık çeken tüm insanları doyurabiliriz. Değişim bugün, öğle yemeğinizde bile başlayabilir.”
Dr. Selışık ayrıca, “El ele olmamız gerekiyor. Artık hiçbir şeyi tek başımıza başaramayız. FAO’nun 80. yılında, ‘365 Gün Eylem’ kampanyasıyla birlikte herkesi el ele vererek daha güçlü, daha dayanıklı gıda sistemleri kurmaya çağırıyoruz” dedi. FAO’nun desteklediği hepyerinden.com.tr platformuna da değinen Dr. Selışık “Kadın kooperatiflerinin dijital dünyada görünür olmasını istiyoruz. Gençlerin dijital becerileriyle üretici kadınların emeğini buluşturabiliriz” diye konuştu.
“Tarımı Gençleştirmemiz Gerekiyor”
Migros Özel Markalı Ürünler & Dış Ticaret İş Geliştirme & Bölgeler Pazarlama Direktörü Cavit Metin, özel sektörün sürdürülebilir tarımda üstlenebileceği role şu şekilde değindi: “Tarımda çalışanların yaş ortalaması 59. Tarımı gençleştirmemiz gerekiyor. Migros olarak 100’e yakın kooperatifle çalışıyoruz, bunun 25’i kadın kooperatifi. Bu sayının artması için finansmana erişim, kalite süreçleri ve eğitim konularında üreticilere destek veriyoruz.” Metin, gençleri tarım teknolojilerine ve girişimciliğe yönlendirmeye davet ederek, “Migros Tarım Platformu’na herkes üye olabilir; çiftçi olmanız gerekmiyor. Tarımla ilgili eğitim videolarına erişebilir, bilgi edinebilirsiniz. Ayrıca tarım teknolojileri alanındaki girişimlerinizi Migros uygulaması üzerinden bize ulaştırabilir, mentor desteği alabilirsiniz” ifadelerini kullandı.
“Anadolu Mutfağı Bir Kültür ve Sürdürülebilirliğin Parçası”
Panelin konuşmacılarından Seraf restoranın şefi Sinem Özler, Anadolu mutfağının kültürel bir değer olduğunu vurguladı: “8 yıl önce Anadolu mutfağını anlatmaya başladığımızda kimse bunun bir trend olacağını düşünmüyordu. Bugün geldiğimiz noktada, yerel mutfaklar, sürdürülebilirliğin ve kültürel mirasın bir parçası haline geldi. Kadın üreticilerle sahada temas ettikçe görüyorum ki hiçbir şey imkânsız değil; sadece bir ucundan tutmak gerekiyor.”
“Nimetin Külfetini Bilmeyen, Kıymetini Bilmez”
Yemek kültürü yazarı Nazlı Pişkin, tarımın değerinin ancak üretim emeğini anlamakla kavranabileceğini belirtti: “Büyük babaannem derdi ki; ‘Nimetin külfetini çekmeyen, kıymetini bilmez.’ Tarımın külfetini bilmezsek, kıymetini de bilemeyiz. Üretimi, emeği ve toprakla bağı anlamadan sürdürülebilir bir gelecek kuramayız. Hepimizin yapabileceği bir şey var. Gerçek değişim, elimizi taşın altına koymakla başlar.”
“Gıda Zincirinde El Ele Verdikçe Dönüşüm Hızlanıyor”
Özyeğin Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölüm Başkanı Dr. Aslı Zuluğ, gastronomi eğitiminin tarım, teknoloji ve kültürle kesişim noktalarını anlatarak, “Gıda inanılmaz bir zincir; akademi, özel sektör, kamu ve uluslararası kuruluşlar el ele verdiğinde dönüşüm kaçınılmaz olur. Biz gastronomi bölümleri olarak bu dönüşümün hızlandırıcılarıyız” dedi. Dr. Öğr. Üyesi Zuluğ ayrıca, “Önümüzdeki yıl dijital gastronomi ve kültür alanında Türkiye genelindeki gastronomi bölümleri ile bir araya geleceğiz. Farklı üniversitelerden gençler, farklı coğrafyalardan el kaldırıyor. El ele, dijital bir iz bırakmak için yola çıkıyoruz.” ifadelerini kullandı.
Gençler Geleceğin Tarım Elçileri
Etkinlik boyunca Özyeğin Üniversitesi öğrencileri, gıda israfının azaltılması, karbon ayak izinin düşürülmesi ve tarımda dijital dönüşüm gibi konularda aktif sorular yönelterek tartışmalara katkı sundu. FAO Talks paneli, FAO’nun 80. yılı ve Dünya Gıda Günü kapsamında yürütülen farkındalık çalışmalarının bir parçası olarak, eğitimin dönüştürücü gücüyle gençleri tarımın ve gıdanın geleceğinde söz sahibi olmaya davet etti.







