Öncelikle sürdürülebilirliğin “projelerden” ibaret olmadığını, şirket ve kurumlar için temel iş yapış stratejisi olması gerektiğini, ‘sürgit’ manasının da ötesinde temel bir varoluşu tarif ettiğini göz ardı etmeden bu başlığı kullandığımı söyleyeyim. Ancak yazının tamamını okuyan herkesin katılacağına inandığım bir nokta var: Sürdürülebilirlik stratejisi kapsamında yürütülen (sosyal sorumluluk veya kurumsal sosyal sorumluluk) faaliyetleri-projeleri bazen başladığı gibi bitiyor, bazen de bilemediniz birkaç yıl içerisinde unutulup gidiyor.
Az sayıdaki “başarılı” örnekler dışında şirketlerin geçmişi; yarım kalmış, başlamadan bitmiş KSS çalışmalarıyla dolu. Çok değer verdiğiniz paydaşlarınız bir gün size “neden” diye sorarsa?
Belki, “Güzel diyorsunuz da adı üstünde proje bu, başlar ve biter” şeklinde düşünebilirsiniz. Ancak paydaşlarınız da size şu soruyu sormakta sonuna kadar haklılar: “Proje kapsamında hedeflediğiniz sorunlar çözüldü mü ki proje sonlandı?” Muhtemelen bu sorunun cevabı “Hayır”. Hatta şunu da sorarlar ki bence diyecek hiçbir şey yok: “Düzenlediğiniz ve başlarken tüm medyada gördüğümüz ancak sessizce biten projeniz acaba sürdürülebilirlik stratejinize mi uygun değildi? Yoksa sürdürülebilirlik projeniz baştan sürdürülebilirlik prensiplerine mi uygun değil?
Bu sorular şimdiye kadar muhataplarına belki de gelmedi ama emin olun bundan sonra gelecek. Çünkü artık “yeni medya” ile paydaşlar “kral” ve her şeyi görüyorlar. Ve hatta artık yürüttüğünüz projeden her zamankinden daha fazla sorumluyuz. “Başladım ve bitirdim, kimseye hesap vermek zorunda değilim” deme hakkımız eskiden de yoktu ama artık hiç yok. (Neden olmadığı ile www. dijitalkss.com’daki Ağ Ekonomisine Hazır Mısınız? başlıklı yazımı okuyabilirsiniz) Sözün özüne bir sosyal girişim projesi örneğiyle devam edelim;
ekledestekle.com projesi, onlarca ünlünün yüzü olduğu, STK’ların doğrudan desteklediği, şirketlerin de dahil edildiği heyecan verici bir proje olarak başladı. Sosyal ihtiyaçların çözümüne katkı sağlamayı amaçlayan bu proje, aynı zamanda benzersiz bir sosyal girişimcilik örneği idi. ekledestekle.com, sivil toplum kuruluşlarına ve sosyal projelere ihtiyaç duydukları sürdürülebilir maddi kaynakları sağlamanın yanında markalara hedef kitlesi ile iletişim kurma olanağı sunuyordu. Üstelik bunu bilgisayarınıza hızlıca indirebileceğiniz küçük bir uygulama (aplikasyon) sayesinde yapabiliyordunuz. Bu eklenti sayesinde, internette günlük işlerinizi yaparken istediğiniz kategorilerde haber okuyarak sosyal projelere de destek verebiliyordunuz. Dünyada belki de başka bir örneği yoktu.
Ben de gururla anlatıyordum. Sadece 3 yıl önce büyük tanıtım çalışmalarıyla duyurulan bu projenin şimdi ise internet sitesi bile yok. Hatta isterseniz domain name’ini (alan adını) satın alıp istediğiniz e-ticaret veya ne isterseniz o site haline getirebilirsiniz. Şunun altını özellikle çizmeliyim. Bunları tüm kalbimle aynı hataların tekrarlanmaması ve mümkünse düzeltilmesi için yazıyorum. Amacım yapılanlara yarım kalsa bile çamur atmak, karalamak değil. Ülkemizde zaten ekonomik kısıtlar ve çeşitli engellere rağmen birkaç kişinin iradesiyle yürüyen bu çalışmaları değersizleştirmek, bu sektörden biri olarak en son isteyeceğim şey olur. Eğer proje devam ettirilemiyor veya bilinçli bir şekilde sonlandırıldıysa en azından projenin internet sitesine sahip çıkılmasını önemli buluyorum. Ve burada o güne kadar neler yapıldığının yazılması, küçük bir gerekçe ile neden sonlandırıldığının aktarılması gerekiyor. Kurumsal sorumluluk, dijital vatandaşlık bunu gerektirir diye düşünüyorum. Ayrıca bunu yapmanın maliyeti ve emeği inanın çok düşük. Yine bol ödüllü; tasarlanması, uygulaması ve yarattığı değer açısından gerçekten övgüyü hak eden ama yukarıdaki örnekle akibeti aynı olan onlarca şirket projesi mevcut. Tekrarlanmaması dileği ile…
Kaynak
Serdar Tunçer
KSS Türkiye Dergisi
