Gazete Tasarım Günleri’nin son gününde konuşan Gael Turine, katılımcılara foto muhabirinin ve tasarımcının neden birlikte çalışması gerektiği konusunda bilgi verdi. Fotoğrafçı ve tasarımcı iş birliği ile yapılan çalışmalara dikkat çeken Turine, “Fotoğrafçı tek başına bu işi yapamaz demiyorum ancak, ikisinin ortaklaşa yaptığı çalışmalar sonucunda projelerin gücü ortaya çıkar" diye konuştu.
Gael Turine: Tasarımcı ve fotoğrafçı birlikte düşünüp tasarlamalı
Gael Turine, beş yıl boyunca Voodoo ayinlerinin yapıldığı Batı Afrika’ya, Haiti ve Amerika Birleşik Devletleri'ne yolculuklar gerçekleştirerek Voodoo dini üzerine bir kitap yazdı. Gael Turine, ‘Voodoo’ dini ile ilgili fotoğraf çalışmasını +1T öğrencilerine gösterdi. Ardından aynı projenin kitap halini ve kitabın tasarım süreci hakkında geleceğin tasarımcılarına detaylı bilgiler veren ünlü fotoğrafçı, “Bir kitap tasarladığınızda tek başınıza bunu yapmanız mümkün değil” diyerek fotoğrafçı ve tasarımcı arasındaki bağı anlattı. Tasarımcı ve fotoğrafçı arasındaki ilişkiyi anlatan Turine, kitap çalışması yaparken iyi çekilen fotoğrafların tasarımcının çalışmalarıyla alıcı bulacağını belirtti. Turine, kitaptaki renk, şekil ve konu bütünlüğü, hikayeler arasındaki geçişlerin yumuşak olması ve birbirinin devamı olan karelerin aynı sayfada yer alması gibi elementleri tasarımcının en iyi şekilde belirleyeceğini ifade etti. "Fotoğrafçı ve tasarımcı arasındaki işbirliği çok önemli" ifadesini kullanan ünlü fotoğrafçı, aynı tasarımcı ile uzun süre çalışmanın iki tarafın da birbirini derinlemesine anlamasını sağlayacağını söyledi. Bu ortaklıktan verimli ve kaliteli işlerin doğacağını kaydeden Turine, tasarımcısından çok büyük hayal kırıklığına uğrayan fotoğrafçıların da az olmadığını sözlerine ekledi. Fotoğrafçının tasarımda hikâyesini hissetmek istediğini anlatan ünlü fotoğrafçı, tasarımcının fotoğrafçıya o hissi vermediği zaman aradaki iş birliğinin sona ereceğini söyledi. Turine, "Bu konuda tasarımcının fotoğrafçı için çalışacak diyemem ama birlikte düşünüp birlikte tasarlayacaklar “dedi.
Samuel Bollendroff: İnsanları fotoğrafın gerçek olduğuna inandırın
Ünlü Fransız fotoğrafçı Samuel Bollendroff, +1T öğrencilerine 15 yıllık fotoğrafçılık kariyerinden kesitler anlattı. Kariyeri boyunca uzun süre hastanelerle ilgili fotoğraf çalışmaları yaptığını belirten Bollendroff, bunun sebebinin sosyal olayları görebilmek olduğunu kaydetti. “Basit bir şey söyleyeceğim, eğer ne yapmak istediğinizi kendinize sorduğunuzda cevap alıyorsanız en iyi yolu bulacaksınız demektir. Teknik onu izleyecektir” diye konuşan Fransız fotoğrafçı, idealist gençlere amaçlarından hiç vazgeçmemelerini tavsiye etti.
Ünlü Fransız Fotoğrafçı Samuel Bollendorff, Fransız hükümetinin devlet hastanelerinde bütçe kısıtlaması yaptığı zamanlarda uzun bir süre hastanelerde fotoğraf çektiğini anlattı. Bollendorff, 15 gece acil serviste yatıp kalktığını belirterek kendisinin adeta hastane personelinden biri haline geldiğini ifade etti. Bollendorf, bağıran çağıran insanların fotoğraflarını çekmek yerine daha gerçekçi ve yalın fotoğrafları tercih ettiğini söyledi. Bundaki amacının sosyal problemleri yansıtmak olduğunu dile getiren ünlü fotoğrafçı, “Fotoğraflarımın iyi olduğu kanaatindeyim fakat gerçekliği tam anlamıyla yansıtmadığını fark ettim. Daha sonra asıl mesaja yöneldim. Beni ilgilendiren de sosyal mesajlar oldu” diye konuştu. Hastanelerde çalışırken kendine anlatılan hikayeleri kayda alabilmek için bir kısa film çekmeye karar verdiğini söyleyen Bollendroff, “Amacım fotoğrafın yanında müzik, video gibi mültimedya öğelerini kullanarak hikayeleri daha anlamlı hale getirmekti. Mültimedya projelerine böyle başladım.” şeklinde konuştu. Fransız fotoğrafçı, bir şeyleri insanlığa yansıtabilmek için sadece fotoğraflar ile yetinememeliyiz” dedi ve ekledi: “Mültimedya ve başka araçlar ile daha fazla şeyi anlatabilmeliyiz.”
Klasik bir fotoğrafçı olarak bu mesleğe başladığını kaydeden Samuel Bollendorff, “Artık bir biçimde fotoğrafın içine girmemizi düşünen bir fotoğrafçıyım. Eğer resim o kadar iyi değilse siz fotoğraf içine girmediğiniz için o da iyi değildir. Eğer insanlar size bakmıyor sizi görmezlikten geliyorsa size güvenmiyorlardır. Onları fotoğrafın gerçek olduğuna inanmalarını sağlamanız lazım’ dedi.