Yetenekten Geleceğe: Canon Gençlik Programı 10. Yılında İlham Vermeye Devam Ediyor
Günümüz gençleri küresel ölçekte pek çok zorlu koşulla karşı karşıya kalırken, Northampton Üniversitesi Sosyal İnovasyon ve Etki Enstitüsü’nün (ISII) yürüttüğü yeni araştırma, Canon Gençlik Programı (Canon Young People Programme – CYPP) gibi önemli girişimlerin gençlerin özgüvenini, dayanıklılığını ve yaşam amaçlarını önemli ölçüde güçlendirdiğini ortaya koydu.
Görüntüleme teknolojileri lideri Canon, 2015’ten bu yana gerçekleştirdiği Gençlik Programı (Young People Programme) aracılığıyla yaratıcılıkları sayesinde yarını değiştirebilecek olan gençlere kendilerini anlatabilecekleri bir programla destek oluyor. Genç yeteneklerin hikâyelerine ortak olan Canon, onların bu yoldaki öğrenme ve büyümeleri için gerekli olan eğitim ve donanıma erişimini sağlıyor. Bu yıl ise 10. yaşını kutlayan Canon Gençlik Programı, Northampton Üniversitesi tarafından gerçekleştirilen araştırmayla da gençler, topluluklar ve dünya genelindeki iş ortağı kuruluşlar üzerinde kalıcı bir etki yarattığını doğruluyor.
Canon EMEA Gençlik Programı Başkanı Adam Pensotti: “Dünya genelinde birçok genç farklı zorluklarla mücadele ederken bu araştırma yaratıcı güçlenmenin bir hayata tutunma aracı olabileceğini kanıtlıyor. Northampton Üniversitesi ile yaptığımız iş birliği sayesinde Canon Gençlik Programı gibi girişimlerin ne kadar geniş kapsamlı ve derin bir etki yarattığını keşfettik.
Son 10 yılda program; gençlere kendi hikâyelerini anlatmaları için gerekli araçları, becerileri ve güveni verdiğinizde hem kendi yaşamlarını hem de yaşadıkları toplulukları daha iyi yönde değiştirebileceklerini gösterdi. Bu da toplulukları güçlendiriyor, değişimi teşvik ediyor ve yeni nesil liderlere ilham veriyor” dedi.
Genç Sesler En Önde
Canon Gençlik Programı, 36'dan fazla ülkede 40’tan fazla sivil toplum ve topluluk kuruluşuyla iş birliği yaparak 10.000’den fazla gencin hayatına dokundu. Hayatlarına dokunan katılımcılar ise bu programı unutulmaz bir deneyim olarak tanımlıyor.
Canon Gençlik Programı mezunu ve Wild Shots Outreach Program Direktörü Rifumo Mathebula “Wild Shots Outreach aracılığıyla Canon Gençlik Programı’na ilk katıldığımda daha önce hiç fotoğraf makinesi tutmamıştım ve doğayı koruma hakkında neredeyse hiçbir şey bilmiyordum. Canon sayesinde hikâye anlatımı tutkumu keşfettim ve çevremdeki doğal dünyayı koruma için büyük sorumluluk hissettim. Bugün Kruger Ulusal Parkı çevresinde yaşayan genç nesillere eğitim veriyorum; Canon Gençlik Programı ile kazandığım fırsatları onlara da sunuyorum. Bu program bana bir ses, bir amaç ve kendi topluluğumda değişim yaratabileceğime dair inanç verdi” diyerek duygularını paylaştı.
Görsel hikâye anlatımı ve beceri geliştirme eğitimleri aracılığıyla Canon Gençlik Programı; gençleri yerel sosyal ve çevresel sorunlarla ilgilenmeleri, liderlik kapasitelerini geliştirmeleri ve yeni kariyer yolları keşfetmeleri konusunda güçlendiriyor. Böylece mezunlar kendi bölgelerinde topluluk liderleri, girişimciler ve değişim öncüleri haline geliyor.
ISII tarafından yapılan bağımsız değerlendirme, Canon Gençlik Programı’nın gençler üzerindeki çok yönlü etkilerini ortaya koyuyor. Bulgulara göre, programa daha uzun süre dahil olan gençlerin özgüven, motivasyon ve uyum yeteneklerinin belirgin biçimde arttığı görülüyor. Fotoğrafçılıkla güçlenen katılımcılar, görsel hikâye anlatımı aracılığıyla sosyal ve çevresel sorunlara dikkat çekerek topluluklarında kendilerini ifade etme fırsatı buluyor.
Ayrıca, programın kazandırdığı fotoğrafçılık ve eleştirel düşünme becerilerinin, yaratıcı endüstrilerden turizme ve çevre koruma alanlarına kadar uzanan yeni kariyer yolları açtığı tespit ediliyor. Gençlerin öncülük ettiği sergiler ve projeler, topluluklarda diyalog yaratırken yerel sorunlara yönelik farkındalığı artırıyor ve dayanışmayı güçlendiriyor.
Bununla birlikte Canon Gençlik Programı’nın şirketler, sivil toplum kuruluşları ve akademi arasında kurduğu iş birliği modeli, etkili sosyal etki girişimleri için örnek bir yapı olarak öne çıkıyor.
Canon Eurasia Ülke Direktörü Alexandre Emeryk ise: “Canon Gençlik Programı’nın on yılda dünya genelinde yarattığı etkiyi görmek bizim için büyük bir gurur kaynağı. Yaratıcı güçlenmenin, gençlerin hayatlarında nasıl bir dönüm noktası yarattığını; onların hem kendi hikâyelerini yeniden yazmalarına hem de içinde yaşadıkları topluluklarda dönüşüm yaratmalarına imkân tanıdığını çok net bir şekilde görüyoruz.
Türkiye’de ise bu etkiyi TOÇEV iş birliğiyle her yıl daha da derinleştirmekten büyük mutluluk duyuyoruz. Gençlerin yaratıcılığını desteklemek, onlara fırsat eşitliği sunmak ve kendi seslerini duyurabilecekleri bir alan yaratmak Canon olarak uzun vadeli taahhüdümüz. Önümüzdeki dönemde Türkiye’de daha fazla gence ulaşmak, daha güçlü bir sosyal fayda ekosistemi oluşturmak ve yeni hikâyelerin doğmasına katkı sağlamak için çalışmaya devam edeceğiz” diyerek projenin Türkiye sürecini ele aldı.
Northampton Üniversitesi Rektörü ve CEO’su Profesör Anne-Marie Kilday: “Gençlerin özgüveni ve iyi oluşunun öncelikli olduğu küresel bir ortamda, Canon Gençlik Programı pozitif güçlenme konusunda etkisi kanıtlanmış bir model olarak öne çıkıyor. Son 10 yılda program, katılımcıları ve içinde bulundukları topluluklar için ölçülebilir ve kalıcı bir değişim yarattı.
En heyecan verici olan ise bu araştırmanın yaratıcı güçlenmenin ölçülebilir ve ölçeklenebilir bir modelini ortaya koyuyor olması. Pek çok sosyal etki girişimi bu tür bir etki ölçümünü gösterebilmekte zorlanıyor; bu da büyümelerini ve yeni fırsatlar yaratmalarını sınırlayabiliyor. Biz bu modelin özel sektör, sivil toplum ve akademi arasındaki iş birliklerinin gerçek ve kalıcı sosyal değişim yaratabileceğini gösteren bir örnek teşkil ettiğine inanıyoruz. Bu yaklaşım, daha geniş bir genç kitlesine daha fazla fırsat sunmanın yolunu açabilir” dedi.
İleriye Bakış
Gelecek dönemde ise Canon Gençlik Programı ikinci on yılına girerken etkisini daha da derinleştirmeye odaklanıyor. Bu doğrultuda programın uzun vadeli uygulamalarıyla gençler üzerindeki sosyal ve mesleki etkinin kalıcılığını artırmak hedefleniyor. Ayrıca, her ülkenin kendi dinamiklerine ve öncelikli sorun alanlarına yanıt verecek yerel uyarlamaların hayata geçirilmesi planlanıyor.
Bununla birlikte, küresel ölçekte iyi uygulamaların yaygınlaşmasını sağlamak amacıyla sivil toplum kuruluşlarına yönelik eğitim programlarının kapsamı genişletilerek, programın sosyal fayda ekosistemine daha güçlü bir katkı sunması amaçlanıyor.
